Ebrulidiyet
  • Home
    • Home – Layout 1
    • Home – Layout 2
    • Home – Layout 3
    • Home – Layout 4
    • Home – Layout 5
  • recipe
    Isırgan Otu Çorbası Tarifi ve ısırgan Otunun Faydaları

    Isırgan Otu Çorbası Tarifi ve Isırgan Otunun Faydaları

    Ebrulidiyet Usulü Karnabahar Graten Tarifi

    Karnabahar Graten Tarifi ve Karnabaharın Faydaları

    zeytinyağlı bakla tarifi ve baklanın faydaları

    Zeytinyağlı Bakla Tarifi ve Faydaları

    Kara Lahana Çorbası

    Kara Lahana Çorbası

    Balkabağı Çorbası

    Balkabağı Çorbası

    Arpa Suyu

    Arpa Suyu

  • Street Food
  • Drink
  • Restaurant
  • Travel
  • About
  • Contact
No Result
View All Result
Ebrulidiyet
No Result
View All Result
Home Genel

FMF (Akdeniz Ateşi) ‘de Beslenme

by demetebru
11 Aralık 2020
in Genel
1.2k 75
0
FMF (Akdeniz Ateşi) ‘de Beslenme
1.9k
SHARES
9k
VIEWS
Share on FacebookShare on Twitter

FMF Nasıl Oluşur ?

  Çoğunlukla otozomal resesif (çekinik) olarak aktarılır, yani genelde ebeveynlerde hastalığın belirtileri yoktur. Bu tarz genetik geçişin anlamı, FMF hastası olmak için, biri anneden diğeri babadan gelen mutasyona uğramış iki MEFV geninin, kişide bir araya gelmesi gerektiğidir. Yani, her iki ebeveyn de hastalığın taşıyıcısıdır (taşıyıcı, kendisi hasta değildir fakat mutasyona uğramış gene sahiptir). Hastalık ailede görülüyorsa, hastalar genellikle kardeş, kuzen, amca/dayı veya uzak akraba olacaktır. Fakat, olguların küçük bir kısmında görüldüğü gibi, eğer ebeveynlerden birisinde FMF var ve diğeri de taşıyıcı ise çocuklarında hastalık görülme olasılığı %50’dir. Hastaların az bir kısmında genin bir hatta iki kopyası dahi normal görünmektedir.

Başlıca belirtileri nelerdir?

  Hastalığın başlıca belirtileri tekrarlayan ateş ve buna eşlik eden karın ağrısı, göğüs ağrısı veya eklem ağrılarıdır. Karın ağrısı en sık görülen yakınmadır ve hastaların yaklaşık %90’ında görülür. Göğüs ağrısının olduğu ataklar, olguların %20-40’ında, eklem ağrısı ise %50-60’ında görülür.

  Bu ataklar genelde kendi kendini sınırlar (yani tedavi gerektirmeden iyileşir) ve 1-4 gün sürer. Hastalar atak sonunda bütünüyle iyileşmiştir ve ataklar arasında tamamen sağlıklıdır. Bazı ataklar o kadar ağrılı olur ki hasta veya aile tıbbi yardıma başvurur. Bazı ciddi karın ağrısı atakları akut apandisiti taklit edebilir ve bu nedenle bazı hastalar, apandistin alınması gibi gereksiz ameliyatlar geçirebilir.

  Hastaların yaklaşık %90’ında FMF atakları 20 yaş öncesi başlar. Bu grubun da yarıdan fazlasında ataklar, hayatın ilk on yılında ortaya çıkar.

NOT: FMF’in teşhisi için kişi ateşlendiğinde ilk 24 saat içersinde kan lokosit, sedimantasyon ve CRP gibi kan testlerini yaptırmanız gerek.. Zira 72 saat sonra bu değerler normale dönüyor.

  Karın ağrısı esnasında çocuk genellikle kabızdır ve iyileşince düzelerek, dışkı kıvamı yumuşar.

  Hastada bir atakta yüksek, diğer atakta ise daha hafif bir ateş olabilir. Göğüs ağrısı genelde sadece tek tarafı etkiler ve bazı ataklarda hastanın derin nefes almasını engelleyecek kadar şiddetli olabilir. Birkaç gün içinde düzelir.

  Bu hastalıkta en önemli sorun, böbrekte hiçbir tedaviyle atılamayan anormal bir protein (amiloid) birikmesidir (amiloidoz). Böbrek yetmezliği gelişmemesi için de bu hastalar ömür boyu ilaçla (kolşisin) tedavi edilir.

  Bu hastalığın tedavisi yoktur ama durdurulması mümkündür. Durdurulması demek; hastanın o krizlerinin azaltılması ve vücuda zarar vermemesi demek. İlacı da tesadüfen bulunmuş. Gut hastalarında kullanılan Kolşisin denen madde hastalığı durduruyor..Bu ilaç bitkisel ve çiğdem çiçeğinden elde ediliyor .Hasta asla ateşlenmiyor..Ama yiyeceklerine dikkat etmeleri gerekiyor.Mayalı içeceklerden ve bazı kızartılmış balıklardan ve kızartılmış patlıcan yemeklerinden uzak durmaları gerek.

NOT: Kızartmalar sağlıklı bireylerde bile zararlıyken bu hastalarımızda hiç önermiyoruz.

Peki FMF Hastalarımız Nasıl Beslenmeli ?

Bağışıklık Güçlendirici Besinler

  Peki, FMF için bağışıklık sistemimizi güçlendirmek adına hangi besinlerin tüketilebileceğine gelirsek de akla ilk gelen gruplardan bazıları antioksidan vitaminler, polifenoller ve omega-3 yağ asitleri olacaktır.

  Antioksidan vitamin ailesi denildiği zaman ise tabii ki baş köşede vitamin A, vitamin C ve vitamin E vardır; fakat yapılan araştırmalar vitamin D’nin de bağışıklık sisteminde baskın bir rolünün olduğunu göstermektedir. Buna ek olarak FMF’ye sahip çocuklarda yapılan bir araştırmada serum D vitaminin diğer çocuklara nazaran daha düşük olduğu tespit edilmiştir. Bu araştırmayı göz önüne alacak olursak FMF’li çocuklarda D vitamini alımının arttırılması hem bağışıklık sistemleri hem de vücutlarında var olan eksikliğin giderilmesi için elzem olacaktır. D vitaminin ilk kaynağı güneş ışığı olsa da karaciğer, balık, yumurta, yoğurt ve D vitamini ile zenginleştirilmiş tereyağı gibi besinler güneş ışığına ek vitamin D kaynakları olarak tüketilebilir.

NOT: D vitamini eksikliği giderilirse, kişi hastalığın atak dönemini daha rahat geçirebiliyor.

  Meyve, sebze ve hububatta bol miktarda bulunan polifenoller de yine antioksidan özellik göstererek FMF ile iltihabi savaşta bireylere pozitif etki gösterebilecek besin ögeleri içermektedir. Luteolin içeren biberiye, kereviz, aktif bileşeni curcumin olan zerdeçal ve kateşin içeren yeşil çay bu bileşiklere örnek besinler olabilir.

  Zerdeçal ve biberiye baharat olarak yemeklerde rahatlıkla kullanılabilir. Rezene ya da anason çayı da bağırsak yumuşamasında aktif rol oynar.

NOT: FMF Hastalarımız günde en az 5 porsiyon sebze-meyve tüketmeliler.

B12 Vitamini

  Hep antioksidanlardan bahsetsek de İsrail’de B12 vitaminin direkt olarak FMF atakları üzerine bir etkisi olup olamayacağı araştırılmış ve vaka raporu sunulmuştur. Bu vakada 6 yaşında her 1-3 haftada bir atak dönemi geçiren hastaya 2 mcg/gün B12 vitamini takviyesinde bulunulmuş ve bireyde 2 ay içerisinde atakların azalması ile pozitif bir sonuç elde edilmiştir ve aile tarafından sonrasında bu takviyenin bıraktırılması ile atakların geri döndüğü bildirilmiştir. Ardından takviyeye geri başlanması ile 6 ayda yine pozitif sonuçlar elde edilse de uzun dönem sonuçları hakkında bir çalışma yoktur.

NOT: B12 Vit. nin en güzel kaynağı kırmızı et’ tir.

Enfeksiyonları Azaltan Besinler

  Yağlardan balık yağı, zeytinyağı, ceviz yağı, avakado yağı, kabak çekirdeği yağı, fındık yağı gibi kuruyemişlerden elde edilen omega 3 bakımından zengin yağlar.

Uzak durulması gereken Besinler: 
✨şeker
✨abur cuburlar
✨hazır gıdalar
✨yağlı yiyecekler
✨kızartmalar
✨gazlı içecekler
✨ trans yağlar
✨beyaz unlu yapılan yiyecekler

NOT: Bazen domates, patates ve patlıcanda bulunan solanine bazı inanlarda rahatsızlıkları artırabiliryor. O nedenle uzak durmakta yarar olabilir özelliklede ağrılar sırasında.

NOT: Gaz oluşumuna yol açmamak için atak dönemlerinde kurubaklagillerden tüketmemekte yarar var.

NOT: Soğuk ve fazla içilen sütde hastaya göre ishal veya kabızlık yaptığı karın ağrılarını tetiklediği bilinmektedir.

Mümkün Olduğunca Ilık Su İçilmeli !
Böylece böbreklerde oluşacak kum ve taş sorunu da önlenmiş olur.

Düzenli, Dengeli ve Doğal Beslenme

✨Sadece beslenmede değil yaşam şeklinde de değişiklikler önemlidir. Düzenli uyumak, düzenli kalkmak, öğün atlamamak, çok yememek, hafif egzersizler yapmak oldukça fayda sağlar. Fakat,ağır sporlar yapmak ağrıları tetikleyebilir ve dikkatli olunmasında fayda vardır.

✨FMF ataklarını üşütmek de tetikleyebilir. Soğuk havalarda karın bölgesini çok sıkmadan sıcak tutacak bir sargıyla sarmak işe yarayabilir. Karın bölgesini çok sıkan pantolon,etek, gibi giysilerden kaçınmakta fayda vardır. Ayakları sıcak tutmakta soğuklarda yün çorap giymekte fayda sağlıyacaktır. Ayaklarımızı mümkün olduğunca ıslamamak gereklidir.

  Her şeye rağmen kaliteli yaşam elimizde, sağlıcakla…

               Zinde Kalın 😉
                    Dyt. Demet Ebru Usta

Tags: akdeniz anemisiAkdeniz ateşiBağışıklık güçlendirici besinlerdengeli beslenmedietdiet suggestionsdiyetisyendüzenli beslenmeFMFFmF hastası nasıl beslenmeliFMF te belirtiler nelerdirFMF te beslenmeFMF te önerilermediterranian anemianutritionnutritionistsuggestions of dietition
Previous Post

Biyolojik Saatimize Göre, En Son Kaçta Yemek Yemeliyiz?

Next Post

Kereviz ‘in Gizli Dünyası

demetebru

demetebru

Next Post
Kereviz ‘in Gizli Dünyası

Kereviz 'in Gizli Dünyası

Bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Popular

    Facebook Twitter VK RSS

    Navigate

    • Home
    • Recipe
    • Recipe
    • About
    • About
    • Archives
    • Archives
    • Contact
    • Contact
    • Home

    Recent Recipes

    Çölyak Hastalığı (Gluten Enteropatisi) ve Beslenme Tedavisi

    Çölyak Hastalığı (Gluten Enteropatisi) ve Beslenme Tedavisi

    7 Mayıs 2025
    Kakao ve Faydaları

    Kakao ve Faydaları

    19 Aralık 2024

    Browse by Category

    • Çorbalar
    • Drink
    • Genel
    • Genel
    • Genel
    • Recipe
    • Tatlı
    • Vegetarian

    Welcome Back!

    Login to your account below

    Forgotten Password?

    Retrieve your password

    Please enter your username or email address to reset your password.

    Log In
    No Result
    View All Result
    • Home
      • Home – Layout 1
      • Home – Layout 2
      • Home – Layout 3
      • Home – Layout 4
      • Home – Layout 5
    • recipe
    • Street Food
    • Drink
    • Restaurant
    • Travel
    • About
    • Contact