No Result
View All Result
D vitamini nedir?
Tıp dilinde kalsiferol denilen, yağda çözünen, karaciğerde ve yağ dokuda depolanan vitamin çeşitlerinden biridir. D2 ve D3 olarak iki tipe ayrılmaktadır. Güneşten ve besinlerden alınan D vitamini, karaciğerde ve böbrekte değişime uğrayarak daha etkili bir kimyasala dönüşmektedir. Vücudun kalsiyumdan yararlanabilmesi için elzem vitamindir.
Vitamin olarak anılmasına rağmen D vitamini aslında bir pro-hormon yani ön hormondur. Bundan dolayı da D vitamini cilt üzerine güneş ışığının gelmesi ile doğrudan kendisini üretebilmektedir. Ama normalde vitaminler vücut içinde üretilemez ve dışarıdan besinlerle alınması gerekmektedir.
Haftada 2-3 kere, yaklaşık 5-10 dakika kadar güneş ışığına çıkılması halinde vücudun ihtiyacı olan D vitamini ihtiyacı karşılanmış olmaktadır. Fakat D vitamininin yarılanma ömrü 2 haftadır yani, özellikle de kış aylarında depolanan D vitamini, 2 hafta sonra yeniden yenilenme ihtiyacı yaşayacaktır. Yapılan son çalışmalara göre, dünya genelindeki yetişkin ve çocukların % 50’sinden fazlası D vitamini eksikliği yaşamaktadır.
D vitamini eksikliği belirtileri nelerdir?
D vitamini eksikliği, vücudun tüm sistemlerini etkilemekte ve pek çok hastalığa davetiye çıkarmaktadır. Günümüzün yaşam koşulları, kapalı ortamlarda çalışmak, açık hava aktivitelerini yeterince gerçekleştirmemek, yetersiz beslenme D vitamini eksikliğini artırmaktadır. D vitamini eksikliği, her yaş grubunu etkileyen ve önemli sağlık sorunlarının ortaya çıkmasına sebep olan bir etkendir.
D vitamini eksikliği belirtileri aşağıdaki şekilde sıralanabilir:
– Genel vücut ağrısı
– Yorgunluk
– Yürümekte zorlanma (denge problemi)
– Kemik ağrısı
– Kuvvet kaybı
– Saç dökülmesi
– Baş ağrısı
– Depresyon
– Değişken ruh hali
– Uykusuzluk
– Eklemlerde ve parmaklarda ağrı
– Gözaltı morlukları
– Aşırı terleme
– Kilo vermekte güçlük çekme
– Sürekli üşüme
D vitamini eksikliği hangi hastalıklara yol açar?
-
Kemik erimesi ve kemik hastalıkları
Kemikler de tıpkı diğer dokular gibi canlı bir yapıya sahiptir ve uzun süreli D vitamini eksikliği kemik yapısında bozulmalara, kemik erimesi oluşumuna ve kas güçsüzlüğüne sebep olabilmektedir. D vitaminine bağlı olarak çocuklarda raşitizm, erişkinlerde kemik yumuşaması, ilerleyen yaşlarda da osteoporoz oluşabilmektedir.
NOT: D vitamini eksikliğinde kemik erimesiyle birlikte kemik ağrısı görülebilmekte ve bu tüm vücutta hissedilebilmektedir. İlerleyen zamanlarda halsizlik de bu ağrılara eşlik edebilir. Kemiklerin güçlendirilmesi için omega-3, kalsiyum, magnezyum, potasyum ve D vitamini içeren besinler tüketilmelidir. İlerleyen yaşlarda kendini gösteren kemik erimesinden korunmak için sağlıklı beslenmek ve diğer vitaminlerle birlikte D vitamini seviyesini korumak gerekmektedir. İlerleyen yaşlarda kemik sorunun yaşanmaması için bebeklik döneminde anne sütü tüketiminin önemi büyüktür.
-
Şeker ve kalp hastalıkları
Şeker hastalığı, inme, kalbe bağlı ölüm riski, yüksek tansiyon gibi sorunlar da D vitamini eksikliğinin yol açabileceği sağlık sorunları arasında yer almaktadır.
D vitamini eksikliği kanser oluşumunu tetikleyebilir. Özellikle meme kanserinin D vitamini eksikliği ile bağlantısı olduğu düşünülmektedir. Meme kanserine yakalanmış ve D vitamini değeri yüksek olan kadınların, bu değeri daha düşük olanlara göre yaşam süreleri daha uzundur. Meme kanserine yakalanmış kişilerin D vitamini seviyesinin 50 ng/ml ve üzerine çıkarılması tedaviyi olumlu yönde etkilemektedir.
D vitamini, hücreler arasındaki iletişimi arttırdığı için hızlı bölünmelerini engellemektedir. Hücrelerin anormal bir şekilde çoğalmasını engelleyerek buraya kan akımını hızlandırmakta ve kanser hücrelerinin beslenmesini yavaşlatmaktadır. Zararlı hücreler de beslenemediği için bir süre sonra yok olmaktadır.
NOT: Yapılan araştırmalara göre D vitamini eksikliği meme kanseri dışında akciğer, kalın bağırsak ve prostat kanseri riskini de artırmaktadır.
NOT: Bazı araştırmalara göre, D vitamini tarafından aktifleşen bir hormon olan kalsitriol, kanser hücrelerinin büyümesini ve dokularda bulunan yeni kan damarlarında gelişmesini önlemektedir.
Hamilelikte D vitamini eksikliğinin zararları nelerdir?
Anne karnındaki bebek kalsiyum ihtiyacını anneden karşıladığı için annenin hamilelik ve emzirme döneminde kalsiyum dengesinin sağlanması için D vitamini düzeyinin yeterli olması gerekmektedir. D vitamini eksikliği olan annelerin bebeklerinin kemiklerinde yumuşama ve zayıflama görülebilir. Bebeğin kaslarında zayıflık, bıngıldağının kapanması ya da kapanmaması, diş çıkmasında zayıflık da D vitamini eksikliğiyle ilişkilidir. Hamilelikte eksik D vitamini alımı, yeni doğan bebeklerde kalıcı hasar bırakabilmekte ve doğumdan sonra gerçekleştirilen vitamin takviyesi ile tam olarak düzeltilememektedir.
NOT: D vitamini eksikliğinde anne adaylarında gebelik zehirlenmesi denilen preeklamsi/eklamsi riskinde artış yaşanabilmektedir. Hamilelikte halsizlik, yetersiz kilo alımı, yorgunluk, kas ve kemik ağrılarının olması da D vitaminiyle ilgilidir. Ayrıca gebelik şekeri ve kemik erimesi D vitamini eksikliğinde meydana gelebilecek durumlar arasındadır. D vitamini düşük olan annelerde sezaryen ile doğum daha fazla olmaktadır. Anne adaylarına 12. haftadan itibaren D vitamini takviyesine başlanmalı ve emzirme döneminin 6. ayına kadar sürdürülmelidir.
D vitamini eksikliğinde görülen hastalıklar konusunda risk altında olan kişiler:
• Açık tenliler
• Yaşlılar
• Diyabet hastaları
• Kapalı ortamlarda çalışanlar ve kapalı giyinenler
• Yüksek faktörlü güneş koruyucu kullananlar
• Böbrek ve karaciğer hastalıkları olanlar
• Beslenme bozukluğu olanlar
• Mide ameliyatı olanlar
• Gebelik ve emzirme döneminde olanlar
• Epilepsi ilacı kullanan kişiler
• Kortizon kullananlar
• Çölyak hastalığı olanlar
Önerilen günlük ortalama D vitamini miktarları:
-
0-12 ay bebekler: 400 IU
-
1-18 yaş arası çocuklar: 600 IU
-
18-70 yaş arası yetişkinler: 600 IU
-
70 yaş üstü yetişkinler: 800 IU
-
Hamile ve emziren kadınlar: 600 IU
D vitaminin faydaları nelerdir?
Kasları ve kemikleri korur
Fosfor ve kalsiyum maddelerinin kan seviyelerini dengeler. Diş ve kemik sağlığı açısından son derece önemlidir. Kalsiyumun bağırsaklarda emilimini sağlarken böbreklerde de kalsiyum kaybını azaltmaktadır. Kemiklerin kalsiyum birikimi ile sertleşmesi D vitamini ile gerçekleşmektedir. Kas gücünü ve kas kütlesini arttırdığı için özellikle yaşlılarda görülen düşme durumlarını azaltmaktadır. Kemik erimesine neden olan paratiroid hormonun salgılanmasını önlemektedir.
Diyabete karşı korur
D vitamini diyabete karşı koruma özelliğine sahiptir. Yeterli D vitaminine sahip olan çocuklarda Tip 1 diyabetin azaldığı, düşük olanlarda ise Tip 2 diyabetin arttığı görülmektedir. Ayrıca metabolik sendrom gibi durumlar, D vitamini eksikliği görülen kişilerde ortaya çıkar.
Bağışıklık sistemini korur
Bağışıklık sistemini güçlendiren vitaminler arasında D vitamini de yer almaktadır. Bağışıklığı güçlendirerek hastalıklara karşı koruma sağlayan D vitamini, vücuttaki tüm hücreler için yararlıdır. Ülseratif kolit, Crohn, Multipl Skleroz (MS) gibi bağışıklık sisteminin neden olduğu hastalıklarda düşük D vitaminine rastlanmaktadır. Yeterli D vitamini ile bu hastalıkların önlenebildiği görülmektedir.
Kalp sağlığını korur
D vitamini kalp sağlığına ve hastalıklarına iyi gelmektedir. Yüksek tansiyon, kalp hastalıkları, bazı kanser türleri ile ilgili hastalıklara karşı koruyucu etkisi vardır.
Depresyon riskini azaltır
D vitamini, adrenalin, noradrenalin ve dopamin gibi vücut için gerekli olan salgıların üretilmesine yardımcı olduğu için, depresyon ve endişe (anksiyete) gibi psikolojik problemlerin önlenmesinde etkin rol oynamaktadır.
Sağlıklı hamilelik için gereklidir
D vitamini eksik olan hamilelerde preeklampsi gelişme riski ve sezaryen ihtiyacı daha fazladır.
Bilişsel bozuklukları önler
Beynin gelişiminde ve fonksiyonlarının düzenlenmesinde, sağlıklı bir sinir sisteminde önemli rol oynar. Yaşam boyunca yeterli düzeyde D vitamininin muhafaza edilmesi, yaşa bağlı nörolojik rahatsızlıkların önlenmesine yardımcıdır. Parkinson, Alzheimer, demans ve bilişsel gerileme olan yaşlılarda D vitamini eksikliği yaygındır.
D vitamini nelerde bulunur?
Vücudun ihtiyacı olan D vitaminin en önemli kaynağı güneş ışınlarıdır. Vücut için gerekli olan D vitaminin %95’ini güneşte bulunan ultraviyole ışınlar, geri kalan kısmını da yiyecekler sağlamaktadır. Bunun için cildin doğrudan güneş ışığı görmesi gerekmektedir. Kıyafetlerin üzerinden ya da camların arkasından güneş almak D vitamini eksikliğini giderme konusunda etkili değildir. Aynı şekilde güneşlenirken kullanılan 20 faktör ve üzeri güneş kremleri de ciltte D vitamini yapımına engel olmaktadır.
Kapalı ortamlar D vitamini eksikliğine sebep olduğundan daha çok açık havaya çıkmak önem kazanmaktadır. Hemen hemen her yaşta D vitamini eksikliğinin görülmesinin sebebi de yeterli şekilde güneşten faydalanamamaktır.
Özellikle sıcak yaz günlerinde öğlen güneşine uzun süre maruz kalmanın negatif etkileri olabileceği için sabah ve öğleden sonraki saatlerde gün ışığına çıkmak iyi olacaktır. Güneş ışığı gereksinimi, kişilerin ten rengine, yaşına ve güneşlenme şekline göre değişiklik gösterebilir. Deri rengi koyu olan kişilerin yeterli D vitaminin deride oluşabilmesi için özellikle kış aylarında daha uzun süre güneş ışığına ihtiyacı vardır.
D vitamini hangi besinlerde bulunur?
Güneşin az bulunduğu aylarda ya da bölgelerde D vitamini eksikliği yaşamamak için beslenme ve diyet düzenine D vitamini içeren besinleri eklemek gerekmektedir. D vitamini nelerde var sorusuna yanıt olarak aşağıdaki besinler sıralanabilir:
-
Yağ bakımından zengin olan balık çeşitleri (somon, uskumru, ton balığı, orkinos)
-
Süt ve süt ürünleri
-
Yumurta
-
Kakao
-
Doğal meyve suları
-
Tavuk ciğeri
-
Tahıl ürünleri
-
Yonca
-
Isırgan otu
D vitamini, bitkisel besinlerden D2, hayvansal besinlerden D3 şeklinde gıdalardan da alınabilir. Magnezyum, A ve K vitamini, D vitamininin emilimini kolaylaştırdığı için beslenmeye kuruyemiş, ıspanak, Brüksel lahanası, kuşkonmaz, havuç, bal kabağı, kuru kayısı gibi vitamin ve mineraller açısından zengin kaynaklar da eklenmelidir.
NOT: Güneş ışınları, D vitamini fazlalığını yok ettiği için güneşlenme ile D vitamini zehirlenmesi meydana gelmemektedir. Ancak ek gıda takviyesi şeklinde alımlarında bir çok hastalığa sebebiyet verebilir. Doktorunuza danışmadan kendiniz ek takviye almayınız.
NOT: Tüm beden, mental ve vücut sağlığı için, uygun şekilde ve tek yönlü yerine, çok çeşitli beslenmeye dikkat etmek, faydalı olacaktır.
Zinde Kalın 😉
Dyt. Demet Ebru Usta
No Result
View All Result